20 Haziran 2018 Çarşamba

GÜVENİ KÖTÜYE KULLANMA SUÇUNUN CEZASI YARGITAY KARARI


T.C. YARGITAY
15.Ceza Dairesi

Esas:  2016/1355
Karar: 2016/5871
Karar Tarihi: 06.06.2016

GÜVENİ KÖTÜYE KULLANMA SUÇU - ÖDEMELERE İLİŞKİN BELGELERİN KAYIT DIŞINDA BIRAKILMASI KONULARINDA ŞİRKET ORTAKLARI ARASINDA HUKUKİ İHTİLAF BULUNMASI - SUÇ İŞLEME KASTIYLA HAREKET ETMEDİĞİ ANLAŞILAN SANIK HAKKINDA BERAAT HÜKMÜ VERİLMESİ

ÖZET: Sanığa verilen yetkinin geri alınması veya buna ilişkin sınırların aşılması, ortaklar kurulunun geçerliliği ile bu kararın tebliği ve ödemelere ilişkin belgelerin kayıt dışında bırakılması konularında şirket ortakları (sanık ile katılan) arasında hukuki ihtilaf bulunması nedeniyle suç işleme kastıyla hareket etmediği anlaşılan sanık hakkında verilen beraat hükmünde bir isabetsizlik görülmemiştir.

(5237 S. K. m. 155)

Dava ve Karar: Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan sanığın beraatına ilişkin hüküm, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü.

....... Sanayi Ticaret Limited şirketinde %25 hisse sahibi olan sanık .......’ın, adı geçen şirketin kuruluş tarihi olan 05.01.2005’den itibaren ortaklar kurulu kararıyla şirketi temsil ve ilzama yetkili kılındığı, yine 13.10.2006 tarihli şirket tescil ilanıyla sanığa, 5 yıl süre ile 10.000,00 TL’ye kadar olan işlemlerden münferiden temsil ve ilzam yetkisi verildiği, ancak daha sonra şirket ortaklarından olan katılan ...... ve J.....'nin katılımıyla oluşan 19.03.2007 tarihli 20 no’lu ortaklar kurulu kararıyla, şirketi temsil ve ilzam yetkisi kaldırılarak, 22.03.2007 tarihli kurul kararıyla tescil edilmesinden sonra 29.03.2007 günü Türkiye Ticaret Sicil gazetesinde ilan edilmesine rağmen sanığın, şirkete ait olan ve tanık .....'nun muhafazası altında bulunan, 1’er adet Yiğitsan sabit elektrikli hava kompresörü, 2000 litre basınçlı hava tankı, 400 KW Trafohermatik ve 400 KW pano olan 4 adet demirbaşı alarak Kazdal şirketine satmasına karşılık, aldığı ücreti şirketin hesabına yatırmamak suretiyle güveni kötüye kullanma suçunu işlediğinin iddia edildiği olayda; sanığın aşamalardaki tüm savunmalarında, kurucusu ve yetkilisi olduğu ...... Ticaret Limited şirketindeki imza yetkisinin kendisine haber verilmeden, 29.03.2007 tarihli ticaret sicili gazetesinde yayımlanan ortaklar kararıyla kaldırıldığını, ancak bu ortaklar kurulu kararının usulsüz olduğunu, kararda bulunan üç imzanın da katılan ..... tarafından atılması nedeniyle Kastamonu Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyusunda bulunduğunu, yine söz konusu faturaları şirkete ibraz etmesine rağmen kayıtlara intikal ettirilmediğini belirterek suçlamaları kabul etmemesi ile savunmalarını destekleyecek şekilde noter aracılığıyla gönderdiği ihtarnameyle birlikte şirketin kendisine borçlu olduğunu gösterir belgeyi sunması ve suça konu eşyalara ilişkin faturaların düzenlenme tarihlerinin 27.03.2007 günü olduğunun anlaşılması karşısında; faturaların düzenlenme tarihlerinin ilandan önce olması ile tanık......’ın anlatımlarında, alışverişin 2007 yılı Mart ayı başlarında yapıldığını belirtmesi yanı sıra tanık beyanları ve tüm dosya kapsamından alınan kararın tebliğ edilmediğinin belirlenmesi, öte yandan bir takım hukuksal sonuçlar doğuran ticaret sicili gazetesindeki ilandan sanığın haberinin bulunduğuna dair delil bulunmaması nedeniyle ceza hukuku açısından kasıtlı hareket ettiğinden söz edilemeyeceği, ayrıca belirtilen ortaklık kurulu kararının sahte olduğu konusunda da bir iddianın bulunması hususları birlikte değerlendirildiğinde; sanığa verilen yetkinin geri alınması veya buna ilişkin sınırların aşılması, ortaklar kurulunun geçerliliği ile bu kararın tebliği ve ödemelere ilişkin belgelerin kayıt dışında bırakılması konularında şirket ortakları (sanık ile katılan) arasında hukuki ihtilaf bulunması nedeniyle suç işleme kastıyla hareket etmediği anlaşılan sanık hakkında verilen beraat hükmünde bir isabetsizlik görülmemiştir.

Bozmaya uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılan vekilinin eksik incelemeyle karar verildiğine ve kararın hukuka aykırı olduğuna ilişkin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, 06.06.2016 tarihinde oybirliği ile, karar verildi.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder