19 Haziran 2018 Salı

KİŞİLERİN HUZUR VE SÜKUNUNU BOZMA SUÇU YARGITAY KARARI


T.C. YARGITAY
4.Ceza Dairesi

Esas:  2013/27412
Karar: 2015/38037
Karar Tarihi: 18.11.2015

KİŞİLERİN HUZUR VE SÜKUNUNU BOZMA SUÇU - SANIĞIN BİRDEN FAZLA KEZ TELEFONLA ARAMAK VE MESAJ GÖNDERMEK SURETİYLE KATILANIN HUZUR VE SÜKUNUNU BOZDUĞUNUN KABUL EDİLDİĞİ - ZİNCİRLEME SUÇ HÜKMÜNÜN UYGULANAMAYACAĞININ GÖZETİLMEDİĞİ - HÜKMÜN BOZULDUĞU

ÖZET: Sanığın, birden fazla kez telefonla aramak ve mesaj göndermek suretiyle katılanın huzur ve sükûnunu bozduğu kabul edilen olayda, suçun niteliği gereği zincirleme suç hükmünün uygulanamayacağı gözetilmeden, TCK’nın .. maddesinin uygulanması suretiyle fazla ceza belirlenmesi, hükmün bozma sebebidir.

(5237 S. K. m. 43, 123)

Dava ve Karar: Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi, kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:

A-O Yer Cumhuriyet Savcısının temyiz isteminin süresinde yapılmadığı anlaşıldığından,

5320 sayılı Kanunun 8/1 ve 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddeleri uyarınca, O Yer Cumhuriyet Savcısının tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ İSTEMİNİN REDDİNE,

B- Sanığın temyiz istemine gelince,

Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.

Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;

1-Sanığa yükletilen tehdit ve hakaret eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemlerin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,

Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tiplerine uyduğu,

Cezaların kanuni bağlamda uygulandığı,

Anlaşıldığından,

a-Sanık S..O..'un tehdit eylemine ilişkin olarak ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA,

b-Hakaret suçundan kurulan hükümde ise,

TCK'nın 43/1. maddesi gereği sanığın cezasında artırım yapılırken, hesap hatası nedeniyle sonuç cezanın, 2240 TL yerine, 2700 TL olarak fazla belirlenmesi,

Kanuna aykırı ve sanık S..O..'un temyiz itirazları bu itibarla yerinde ise de, bu aykırılık, yeniden duruşma yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bir yanılgı olduğundan, temyiz edilen kararın açıklanan noktası, tebliğnameye uygun olarak, “sonuç cezanın 2240 TL adli para cezasına indirilmesine” biçiminde DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

2- Kişilerin huzur ve sükunun bozma suçundan kurulan hükümde ise; başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;

Sanığın, birden fazla kez telefonla aramak ve mesaj göndermek suretiyle katılanın huzur ve sükûnunu bozduğu kabul edilen olayda, suçun niteliği gereği zincirleme suç hükmünün uygulanamayacağı gözetilmeden, TCK’nın 43/1. maddesinin uygulanması suretiyle fazla ceza belirlenmesi,

Sonuç: Kanuna aykırı, sanık S..O..'un temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnamedeki onama düşüncesinin reddiyle hükmün BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 18.11.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder