20 Haziran 2018 Çarşamba

ÖZEL HAYATIN GİZLİLİĞİNİ İHLAL SUÇU YARGITAY KARARI


T.C. YARGITAY
12.Ceza Dairesi

Esas:  2016/1994
Karar: 2016/5347
Karar Tarihi: 30.03.2016

ÖZEL HAYATIN GİZLİLİĞİNİ İHLAL SUÇU - SANIĞIN BİLGİSAYAR TAMİRİ İŞİ İLE UĞRAŞTIĞI İŞYERİNE TAMİR İÇİN BİLGİSAYARINI BIRAKAN KATILANIN TATİLDE DENİZ KENARINDA VE UYURKEN ÇEKİLMİŞ ÖZEL GÖRÜNTÜLERİNİ KAYDEDEREK SAKLADIĞI - EYLEMİN SABİT OLDUĞU

ÖZET: Oluşa ve dosya içeriğine göre, sanığın, bilgisayar tamiri işi ile uğraştığı işyerine tamir için bilgisayarını bırakan katılanın, bilgisayarındaki, tatilde deniz kenarında ve uyurken çekilmiş özel görüntülerini taşınabilir diske aktarıp kaydederek saklamasından ibaret eyleminin, katılan beyanı, bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamı ile sabit olduğundan, sanığın eyleminin ............ maddesinde (2.cümle) düzenlenen özel hayatın gizliliğini ihlal suçunu oluşturduğunun kabulünde bir isabetsizlik görülmediğinden hükmün onanmasına karar verilmiştir.

(5237 S. K. m. 134)

Dava ve Karar: Özel hayatın gizliliğini ifşa suçundan kovuşturmanın ertelenmesine ilişkin hüküm ile, özel hayata ilişkin görüntülerin kaydedilmesi suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, katılan vekili ve sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:

1- Sanık hakkında verilen özel hayatın gizliliğini ifşa suçundan kovuşturmanın ertelenmesine ilişkin hükme yönelik temyiz isteminin incelenmesinde:

Sanık hakkında açılan kamu davasının yargılaması sırasında, 05.07.2012 tarihli Resmi Gazete'de yayınlanarak yürürlüğe giren 6352 sayılı Yargı Hizmetlerinin Etkinleştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması ve Basın Yayın Yoluyla İşlenen Suçlara İlişkin Dava ve Cezaların Ertelenmesi Hakkında Kanunun Geçici 1. maddesinde yer alan, “31/12/2011 tarihine kadar, basın ve yayın yoluyla ya da sair düşünce ve kanaat açıklama yöntemleriyle işlenmiş olup; temel şekli itibarıyla adli para cezasını ya da üst sınırı beş yıldan fazla olmayan hapis cezasını gerektiren bir suçtan dolayı; a) Soruşturma evresinde, 04/12/2004 tarihli ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 171 inci maddesindeki şartlar aranmaksızın kamu davasının açılmasının ertelenmesine, b) Kovuşturma evresinde, kovuşturmanın ertelenmesine, c) Kesinleşmiş olan mahkumiyet hükmünün infazının ertelenmesine, karar verilir.” hükmüne göre, kovuşturmanın ertelenmesine karar verildiği görülmekle, bu kararın 5271 sayılı CMK'nın 223/1. maddesinde öngörülen şekilde davayı esastan bitirici nitelikte bulunan hüküm niteliğinde olmadığı ve bu suretle temyizinin mümkün bulunmadığı, ancak itiraz yolunun açık bulunduğu anlaşıldığından, katılan vekilinin ve sanık müdafiinin karara karşı vermiş olduğu temyiz dilekçesinin itiraz niteliğinde olduğu, dilekçe üzerine dosyanın itiraz merciine gönderilmesi gerekirken temyiz incelemesi yapılmak üzere Yargıtay'a gönderildiği anlaşılmakla, temyiz incelemesi yapılmasına yer olmadığına, dosyanın ve temyiz dilekçesinin mahalline iade edilmek üzere, dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

2- Sanık hakkındaki özel hayata ilişkin görüntülerin kaydedilmesi suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz isteminin incelenmesine gelince;

Oluşa ve dosya içeriğine göre, sanığın, bilgisayar tamiri işi ile uğraştığı işyerine tamir için bilgisayarını bırakan katılanın, bilgisayarındaki, tatilde deniz kenarında ve uyurken çekilmiş özel görüntülerini taşınabilir diske aktarıp kaydederek saklamasından ibaret eyleminin, katılan beyanı, bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamı ile sabit olduğundan, sanığın eyleminin TCK'nın 134/1. maddesinde (2.cümle) düzenlenen özel hayatın gizliliğini ihlal suçunu oluşturduğunun kabulünde bir isabetsizlik görülmediğinden,

Bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılan vekilinin, sanık hakkında CMUK 326/son maddesinin uygulanamayacağına, sanık müdafiinin, sanığın atılı suçu işlemediğine, mahkumiyete yeter delil bulunmadığına ve beraat istemine ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün isteme uygun olarak onanmasına, 30.03.2016 tarihinde oybirliği ile, karar verildi.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder