REKABET YASAĞI / REKABET YASAĞININ İHLALİNE YÖNELİK CEZAİ ŞART
Rekabet yasağı 6098 Sayılı
Borçlar Kanunun 396-447 maddelerinde düzenlenmiştir. Düzenleme gereği rekabet
yasağı hallerinin ikiye ayrılarak incelenmesi uygun olacaktır.
1-) İşçinin özen ve sadakat
borcunun bir sonucu olarak, işçi; işverenin üretim ve iş sırlarını, ticari
bilgilerini, hizmet akdinin devamı esnasında veya sonrasında üçüncü kişilere
açıklayamaz, kendi yararına kullanamaz.
Bu borç hizmet ilişkisinin bir sonucu olarak Yasanın 396. Maddesinden doğmakta
olup, ayrıca rekabet yasağı sözleşmesi düzenlenmesi zorunlu değildir. İşveren,
işçinin özen ve sadakat borcuna aykırı davranışı nedeniyle zarara uğradığını
kanıtlar ise genel hükümler uyarınca zararının tazminini talep edebilecektir.
2-)) Bunun dışında, taraflar
arasında; hizmet akdinin devamı esnasında veya sona ermesinden sonra, işçinin
işverenle rekabet etmeyeceği, işverenle rekabet halindeki başka işverenler
nezdinde çalışmayacağı, işverenin ticari sırlarını açıklamayacağı vb. konularda
yazılı bir sözleşme yapılarak, aksi davranış halinde işçinin işverene belli bir
tutar ceza ödemesinin kararlaştırılması da mümkündür.
Fakat gerek Yasa metninde ve
gerek Yargıtay uygulamasında, güçsüz konumda olan ve işe girmek için rekabet
yasağı sözleşmesini imzalamak durumunda kalan işçinin, ekonomik geleceğinin
tehlikeye düşmesine önlemek maksadıyla, bir kısım sınırlamalar getirilmiştir.
Görevli Mahkeme
Rekabet yasağına aykırı
davranış hizmet akdinin devamı esnasında meydana gelmişse İş Mahkemeleri,
hizmet akdinin bitiminden sonra meydana gelmişse Ticaret Mahkemeleri
görevlidir.
“Rekabet yasağının iş
sözleşmesinin bitiminden sonraki bir tarihte ihlal edilmesi iş mahkemelerini
görevli olmaktan çıkarmaktadır. Ayrıca rekabet yasağının belirlenmesinde ticari
sırrın ne olduğu uzman mahkemelerce değerlendirilmesi gereken ve piyasa
şartlarıyla sıkı sıkıya bağlı bulunan ticari bir konudur. Kaldı ki, davanın
açıldığı tarih itibariyle yürürlükte bulunan mülga 6762 sayılı Türk Ticaret
Kanunu'nun 4. maddesiyle kanun koyucu çok açık bir şekilde 818 sayılı Kanun'un
348. maddesinden kaynaklanan davaların mutlak ticari davalardan olduğunu
öngörmüştür. Mutlak ticari davalar herhangi bir unsurun, bağlama noktasının
veya sebebin davanın ticari niteliğini değiştirmediği, mahkemenin kanaatinin
rol oynamadığı davalardandır. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 29.02.2012 tarihli
2011/11-781 esas, 2012/109 karar sayılı ilamında da hizmet sözleşmesinin sona
ermesinden sonra gerçekleşen rekabet yasağına aykırılığı düzenleyen, 818 sayılı
Kanun'un 348. maddesi kapsamında değerlendirilmesi gereken uyuşmazlıklara
ilişkin davaların 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 4/1-3. maddesi gereğince
mutlak ticari dava niteliği taşıdığı ve mutlak ticari davaların görülme yerinin
ise açık biçimde ticaret mahkemeleri olduğu belirtilmiştir.
Rekabet Yasağı Sözleşmesi
Yasadan doğan özen ve sadakat
borcu dışında, rekabet yasağı sözleşmesinin yazılı olarak yapılması zorunludur.
İşçinin yaptığı iş gereği,
işverenin müşteri bilgilerini, üretim ve ticari sırlarını öğrenecek konumda
olması, bu bilgilerin işçi veya üçüncü kişiler tarafından öğrenilmesinin
işverene önemli bir zarar verme ihtimalinin bulunması halinde, rekabet yasağı
sözleşmesi geçerli kabul edilecektir.
Rekabet yasağı sözleşmesi,
(fesihten itibaren) en fazla iki yıl geçerli kabul edilmektedir.
Yer bakımından, işçinin
çalışma imkanını tamamen ortadan kaldıracak şekilde yapılan düzenlemeler
geçersiz kabul edilmektedir. Çalışma yasağı alanının Tüm Türkiye veya bölge
olarak belirlenmesi genelde kabul edilmemekte, İl olarak belirlenmesi ise kabul
görmektedir. Ancak belirleme yapılırken yapılan işin nitelikleri de dikkate
alınmaktadır.
Yasaklanan iş türünün,
işverenin faaliyet alanı ile sınırlı olarak belirlenmesi gerekmektedir. Örneğin
makine mühendisi olan işçinin “makine mühendisi olarak çalışmayacağına” yönelik
bir düzenleme geçerli kabul edilmemektedir.
Hizmet sözleşmesinin işveren tarafından haklı
bir neden olmaksızın veya işçi tarafından haklı nedenle sona erdirilmesi
halinde rekabet yasağının sona ereceği kabul edilmektedir.
Rekabet Yasağına aykırı
davranış halinde işçinin işverene ödemesi kararlaştırılan tutarın
sınırlandırılması (hakkaniyet indirimi) Hakimin takdirindedir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder