idari dava etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
idari dava etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

3 Ocak 2024 Çarşamba

İDARİ PARA CEZASINA İTİRAZ DİLEKÇE ÖRNEĞİ

 … İDARE MAHKEMESİ BAŞKANLIĞINA

DAVACI                   :

VEKİLİ                     :

DAVALI                   : SOSYAL GÜVENLİK KURUMU BAŞKANLIĞI - ADANA

DAVA KONUSU     : SOSYAL GÜVENLİK KURUMU BAŞKANLIĞI  … Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü Seyhan Sosyal Güvenlik Merkezi tarafından müvekkil … TİC. LTD. ŞTİ hakkında 5510 sayılı Kanunun 102. Maddesi uyarınca verilen  ... TL tutarındaki para cezası işleminin iptali ile işlemin yürütmesinin durdurulması dileğidir.

TEBLİĞ TARİHİ    : … (itiraz komisyonunun ret kararının tebliği)

AÇIKLAMALAR

1-) Müvekkil işveren … işyeri sicil numarası ile şehirler arası yolcu taşıma işletmeciliği yapmaktadır. Davalı idare, müvekkil hakkında, 5510 sayılı kanunun 102. Maddesinin 1(a), 3(a), 6(a) fıkrasında belirtilen yükümlülükleri yerine getirmediği gerekçesi ile ... TL tutarında idari para cezası uygulamıştır. Müvekkil bu idari işleme karşı süresinde idareye yazılı olarak itirazda bulunmuş ve idare tarafından red cevabı verilmiştir. Müvekkil hakkında uygulanan idari para cezasında ve itirazımızın reddedilmesinde hukuka uyarlık bulunmadığından aşağıda bildirdiğimiz nedenlerle işlemin iptali ve yürütmenin durdurulmasını talep gereği doğmuştur.

2-) Davalı kurum müvekkil şirket hakkında … tarih ve … sayılı rapora istinaden para cezası kesmiştir. Davalı kurum para cezasına konu rapora ekli listedeki şahısların müvekkil işyerinde çalıştığı iddiasındadır. Ancak dilekçe ekinde sunmuş olduğumuz rapor ve rapora ekli listede E…, M, B…, F…, A… gibi soyadı ve TC Kimlik numaraları bulunmayan ve müvekkil tarafından da kim oldukları bilinmeyen kişiler bulunmaktadır. Bu kişilerin kim oldukları ve davalı kurum tarafından nasıl tespit edildikleri bilinmemektedir. Nitekim bu kişilerin kim oldukları bilinse idi soyadları veya TC kimlik numaraları gibi bilgilerin de denetmen raporunda yer alması gerekirdi. Ayrıca adı soyadı ve TC kimlik numarası bulunan kişilerin de kim oldukları ve müvekkil şirkete ait işyerinde çalıştıklarının nasıl tespit edildiği konusunda herhangi bir bilgi bulunmamaktadır.

3-) Müvekkil tarafından Sosyal Güvenlik Kurumundan söz konusu şahısların nasıl tespit edildiği konusunda bilgi istenmiş ancak, dilekçe ekinde de sunulan, kurumca verilen cevabi yazıda sadece 5510 sayılı kanunun ilgili maddeleri belirtilmiş kanun maddeleri kopyalanmış, yasal dayanaklar açıklanmış ancak tespitin nasıl yapıldığı konusunda açıklama yapılmamıştır. Bu nedenle söz konusu idari para cezasının iptali için mahkemenize başvurma zorunluluğumuz doğmuştur.

HUKUKİ NEDENLER       : 5510 Sayılı kanun ve ilgili mevzuat

HUKUKİ DELİLLER        :

1-) … tarih ve … sayılı denetmen raporu

2-) Müvekkil tarafından kuruma yazılan … evrak kayıt numaralı itiraz

3-) Kurum tarafından verilen red kararları

4-) Şirket Kayıtları ve her türlü yasal delil

NETİCE ve TALEP             :    Yukarıda açıklanan ve re’sen gözetilecek nedenlerle dava konusu idari para cezasının yürütülmesinin durdurulmasına, yapılacak yargılama sonunda iptaline ve yargılama giderlerinin davalı idareye yüklenmesine karar verilmesini saygı ile arz ve talep ederiz. 

Davacı Vekili

20 Aralık 2023 Çarşamba

DERNEKLER VE VAKIFLAR

 

DERNEKLER

Kâr sağlamak ve bunu paylaşmak dışında bir amaçla en az yedi gerçek veya tüzel kişi tarafından kurulan kişi topluluğu niteliğindeki özel hukuk tüzel kişisidir.

Derneğin unsurları;

Amaç unsuru;

Derneğin amacı kesinlikle kâr sağlamak ve bunu paylaşmak olamaz, derneğin amacı kesinlikle hukuka aykırı, emredici hukuk kurallarına aykırı, ahlaka aykırı bir amaçta olamaz, genellikle sosyal amaçlarla kurulurlar (Köyü kalkındırma derneği, hayvan koruma derneği gibi)

- Dernekler amaçlarına ulaşmak için ticari işletme işletiyorlarsa tacir sayılacaklar, yani her ne kadar kâr amacı olmasa da amaçlarına ulaşmak için ticari işletme işlete biliyorlar.

Kişi unsuru;

- Dernekler en az yedi gerçek ya da tüzel kişi ile kurulabilir.

- Bir Derneğe üye olabilmek için ergin olmak yeterlidir.

- Çocuk derneklerine üye olabilmek için ise 15 yaşını doldurmuş olmak gerekir.

Kuruluş beyanı;

Kurucular hiçbir makam ve merciden izin almadan serbestçe bir derneği kurabilirler. Ancak tüzel kişilik kazanabilmesi için dernek hazırladıkları tüzüğü mahallin en büyük mülki idare amirine sunmak zorundadırlar.

Tüzel kişilik kazanması için tüzüğün valilikçe onaylanması gerekmez valiliğin onayına sunulması yeterlidir. Eğer tüzükte bir eksiklik varsa mülkün en büyük idare amiri eksikliği koruculara bildirir, kuruculara bu konuda süre verir, bu süre içerisinde eğer eksiklik giderilmezse bu sefer derneğin kapatılması için mahallin en büyük idare amiri savcılığa başvurur ve savcılıkta bu iddiayı ciddi bulursa Asliye Hukuk Mahkemesi ne derneğin sonra erdirilmesi için dava açar.

Derneklerin yapısı;

Derneğin üç organı vardır bunlar; genel kurul, yönetim kurulu, denetim kurulu.

Genel kurul;

- Derneğin en üst organıdır.

- Karar organıdır.

- Bütün üyelerden oluşur.

Genel kurul toplantıları;

1) Kuruluş genel kurulu;

Dernek tüzel kişiliği tüzüğünü mahallin en büyük idare amirine sunduğu andan itibaren başlar. Mahallin en büyük idari amiri tüzüğü onayladı andan itibaren altı ay içinde mutlaka dernek kuruluş genel kurul toplantısını yapmak zorundadır. Bu toplantı yapılmazsa dernek kendiliğinden sona erer.

Dernekler hak ehliyetine, hak sahibi olma ehliyetine tüzüklerini valiliğin onayına sundukları andan itibaren yani tüzel kişilik kazandıkları andan itibaren kavuşsalar da fiil ehliyetine zorunlu organların kurulduğu anda yani kuruluş genel kurul toplantısında, zorunlu organları oluşturulduğu anda kazanırlar.

2) Olağan genel kurul toplantısı;

- Olağan genel kurul toplantısı medeni kanuna göre iki yılda bir yapılır, dernekler kanununa göre üç yılda bir yapılır.

- Olağan genel kurul toplantı çağrısını yönetim kurulu yapar.

- Bir olağan genel kurul toplantısının üst üste iki kez yapılamaması derneğin kendiliğinden sona erme sebebidir.

3) Olağanüstü genel kurul toplantısı;

- Olağanüstü genel kurul toplantısının bir süresi yoktur, olağanüstü hallerin varlığı durumunda yapılır. Bu konuda toplantı çağrısını denetim kurulu yapar. Ancak yapmıyorsa Üyeler başvurup en az 1/5 oranındaki üye Asliye Hukuk Mahkemesi’nden olağanüstü toplantı çağrısını yapılmasını isteyebilir, Asliye Hukuk Mahkemesi de içlerinden beş tanesini bu konuda görevlendirir.

Derneklerin genel kurullarının görevleri;

- Genel kurullar karar alma mercileridir. Karar almaya yönelik görevler genel kurulun görevleridir. Bunun dışında yönetim kurulu üyelerini seçmek, denetim kurulu üyelerini seçmek, şubeler açılmasına karar vermek, derneğin sona ermesine (feshine) karar vermek.

- Genel kurullarda ki toplantı yeter sayısı üye tam sayısının yarısından bir fazlasıdır.

- Karar yeter sayısı ise toplantıya katılanların yarısından bir fazlasıdır.

Örneğin; 50 üye varsa toplantı yeter sayısı 26 üyedir,14 üye karar yeter sayısıdır (minimum)

- Derneğin sona ermesi ne ilişkin kararda ise üye tamsayısının 2/3’ü İle karar alır.

Derneklerin karar yeter sayısı hiçbir zaman yönetim ve denetim kurulu üyeleri sayıları toplamından aşağı olamaz.

Derneklerin yönetim kurulu;

- Yönetim kurulu derneği yöneten organdır.

- Yönetim kurulu üye sayısı en az beş asıl beş yedek üyeden oluşur.

Yönetim kurulu üyelerinin mutlaka dernek üyesi olmaları şarttır.

- Yönetim kurulunun en temel görevi derneği yönetmektir.

Genel Kurullar derneklerin yasama organının kısa yönetim kurulu yürütme organıdır. Bunu böyle düşünebiliriz.

- Toplantıları en geç 15 günde bir yapılır, toplantılarında karar alırlar ve temel görevlerine baktığımızda karar almanın yanında derneği olağan toplantıya çağırmak gibi önemli bir de görevleri vardır.

Denetim kurulu;

- Üç asıl üç yedek üyeden oluşur.

Dernekler en az yedi kişi ile kurulurlar ancak derneklerin görevlerine devam edebilmesi için zorunlu organlarını oluşturabilmesi için yedi kişi yeterli olmadığını görüyoruz.

Derneklerin denetim kurulları dernek üyesi olmak zorunda değillerdir.

- Derneklerin denetim kurulunun en temel görevleri denetim fonksiyonudur. Öyleyse bunlar derneğin aslında yargı organıdır.

- Üyeleri yönetim kurulunda olduğu gibi genel kurul tarafından seçilir.

Derneklerin onursal üyeleri;

- Derneklerin onursal üyeleri oy hakları olmayan genel kurul tarafından onursal üye yetkisi verilmiş olan kişilerdir.

- Onursal üyeler oy kullanamayacakları gibi dernek aidatı da ödemezler.

Dernek üyeliğine giriş ve çıkışta kimse zorla alamaz. Dernek üyeliğinden çıkmak için bu durumu mutlaka yönetim kuruluna bir noterden kararname yoluyla bildirmek lazım, ihtarname ile bildirdikten bir ay sonra dernek üyelerinin hak ve yükümlülükleri devam eder.

Derneklerin sona erme sebepleri;

1) Derneklerin kendiliğinden sona erme sebepleri;

Bu durumda hiç kimsenin kararına ihtiyaç yoktur, buna aynı zamanda infisah denir. Bunlar;

- Derneğin amacına ulaşması

- Amaca ulaşmanın imkansızlaşması

- Derneğin borçlarına ödeme de acze düşmesi.

- Kuruluş genel kurul toplantısının altı ay içinde yapılamaması.

- Olağan genel kurul toplantısından üst üste iki kez yapılamaması.

- Yönetim kurulunun kurulamayacak hale gelmesi

2) Mahkeme kararıyla sona erme sebepleri;

- Derneğin amacının sonradan hukuka aykırı hale gelmesi (yetkili mahkeme Asliye Hukuk Mahkemesi)

-Kuruluştaki eksiklikler.

3) Genel kurul kararıyla sona erme sebepleri;

- Genel kurulun en az 2/3 oranında oy ile kabulü gerekir.

Sona eren bir dernek kendiliğinden bitmez, bir tasviye sürecine girer tasfiye süreci sonucunda öncelikle derneğin borçları ödenir, derneğin borçları ödendikten sonra kalan kısım olursa en yakın amaca özgülenmiş en büyük derneğe verilir.


VAKIFLAR

Bir malın sürekli bir amaca özgülenmesinden ibarettir. Vakıflar bir mal topluluğudur. Vakıflara üyelik önceden mümkün değilken 2008 yılında yapılan bir değişiklikle vakıflara üyelik mümkün olmuştur.

Vakıfların amacı;

- Vakıfların amacı derneklerin aksine kâr elde etmekte olabilir. Örneğin; vakıf üniversiteleri

- Vakıflar hukuka aykırı bir amaç için kurulamaz.

Vakıf kurulması (vakıf kurucusu)

Vakıf iki şekilde kurulabilir; bunlardan biri kişi sağlığında kurabilir, ikincisi ölüme bağlı Tasarruf ile yani vasiyetname ile de kurulabilir.

- Sağlığında vakıf kurabilecek kişiler tam ve sınırlı ehliyetlilerdir, sınırlı ehliyetsizler ve tam ehliyetsizler veli yahut vasilerinin İzni olsa dahi sağlıklarında vakıf kuramazlar. Ölüme bağlı tasarrufla yani vasiyetname ile vakıf kurabilecek olanlar yine sınırlı ehliyetlilerdir, tam ehliyetlilerdir ve 15 yaşını doldurmak şartıyla sınırlı ehliyetsizlerdir.

Vakfın kuruluş beyanı;

Vakfın kuruluş şartları gerçekleştiğinde yani sağlığında vakıf kuruyorsa vakıf senedi imzalandığında, vasiyetname ile vakıf kurmuşsa vakfeden öldüğünde noter ya da ilgili organ Sulh Hukuk Mahkemesi bu dururmu Asliye Hukuk Makkemesine bildirir, Asliye Hukuk Mahkemesi temel özelliklere bakar, Vakfı kendi nezdinde tuttuğu vakıf siciline tescil eder, böylelikle vakıf tüzel kişilik kazanır.

Bundan sonra söz konusu keyfiyeti bir ay içerisinde vakıflar genel müdürlüğüne bildirir (başbakanlığa bağlı tüzel kişiliği olan bir kamu tüzel kişisidir),o İse vakfı resmi gazetede yayınlar. Resmi gazetede yayınlandıktan sonra vakıf görevine başlar.

Vakfın organları;

- Vakfın içerisinde mutlak bahar olması gereken organ yönetim organıdır.

Vakıflarda genel kurul yoktur ve denetim organı zorunlu organ değildir. Ancak vakfeden başka organların kurmasını isteyebilir.

Vakıfların yönetim organı bir kişiden oluşabilir eğer bir vakfın yönetim organı bir kişiden oluşuyorsa böyle organı mütevelli denir, eğer birden çok kişiden konuşuyorsa buna mütevelli heyeti denir.

Vakfın sonra verme sebepleri;

1) Kendiliğinden sona erme;

- Vakfın amacına ulaşması

- Vakfın amacına ulaşmasının imkansızlaşması

- Vakfın borçlarının ödeme da acze düşmesi

2) Mahkeme kararıyla sona erme sebepleri;

- Vakfın amacının hukuka aykırı hale gelmesi, ahlaka, adaba aykırı hale gelmesi.

Vakıflarda örneğin genel kurul yoktur dolayısıyla genel kurul toplantılarının yapılamaması gibi nedenlerle sona ermesi söz konusu değildir.


adana ceza avukatı

adana boşanma avukatı

DAHİLİ DAVALI ÖRNEK DİLEKÇE

 ... İDARE MAHKEMESİ BAŞKANLIĞI’NA

DOSYA NO                          :

DAHİLİ DAVALI

TALEBİNDE BULUNAN  :

VEKİLİ                                 :

KONU                                   : Dahili davalı talebi hk.

AÇIKLAMALAR                :

Yukarıda esası bildirilen mahkemeniz dosyasında dava konusu taşınmaz Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın Kentsel Dönüşü Kanunu kapsamında olup taşınmaz hakkında kat karşılığı inşaat sözleşmesi yapılmıştır. Bu sözleşme çerçevesinde müvekkil şirket bu inşaatın yapım işini üstlenmiştir.

Davacı, iş bu sözleşmeye onay vermemiş ve mahkemenizde Çevre ve Şehircilik Bakanlığına karşı huzurdaki davayı  açmıştır. Müvekkil şirketin bu inşaatın yapımı işini üstlenmesi nedeniyle mahkemenizce verilecek karar müvekkil şirketi de etkileyeceğinden mahkemeniz dosyasına Çevre ve Şehircilik Bakanlığı yanında dahili davalı olarak eklenmesini sayın mahkemeden arz ve talep ederiz.

                                                            Talepte Bulunan Vekili

                                                              Av.

9 Aralık 2023 Cumartesi

DİSİPLİN CEZASININ İPTALİ İSTEMİ – KINAMA CEZASI

KINAMA CEZASININ İPTALİ İSTEMİ

Kınama cezasının iptali dilekçe örneği

… İDARE MAHKEMESİ BAŞKANLIĞI’NA

DAVACI :

VEKİLİ :

DAVALI :

KONU : …/…/… tarihli kınama cezası ile cezalandırılmaya ilişkin idari işlemin iptali ve bu ceza nedeniyle kesilen ek ödeme ve ikramiye tutarlarının yasal faiziyle tazminine karar verilmesi istemimizdir. 

TEBLİĞ TARİHİ : …/ …/ …

İZAHI :

1-) Müvekkil, …. Genel Müdürlüğünde …. yıldır müfettiş olarak görev yapmakta olup yaptığı soruşturma sonucunda düzenlediği rapor ile ilgili hususları basına intikal ettirdiği gerekçesiyle hakkında açılan soruşturma sonucunda düzenlenen raporda, daha önce yazdığı ve kendisinden başka bir kimsenin detaylarını bilmesi mümkün olmayan soruşturma raporunun içeriğinin ve üst yönetimi hedef alan yorumlarının …. Gazetesi'nin …/…/… tarihli nüshasında yayımlanmasını sağladığı belirtilerek 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 125/B-m bendi uyarınca “yetkili olmadığı halde basına, haber ajanslarına veya radyo ve televizyon kurumlarına bilgi veya demeç verdiği” gerekçesiyle …/…/… tarihinde kınama cezası ile cezalandırılmıştır.

2-) Müvekkilimiz, hakkında verilen kınama cezasına karşı …/…/… tarihinde disiplin kuruluna itirazda bulunmuş; …/…/… tarihinde kendisine verilen cevapta, yapılan inceleme sonucunda verilen kınama cezasında herhangi bir isabetsizlik bulunmadığı bildirilmiştir.

3-) Disiplin amirince ... Gazetesinde …/…/… tarihinde yayımlanan soruşturmaya konu haberin yazarına, bu konudaki bilgileri kimden aldığı, haberinin kaynağının kim olduğunun sorulduğu halde herhangi bir yanıt alınamadığı, soruşturma raporunu basına müvekkilimizin sızdırdığına ilişkin başka bir somut kanıt da bulunmadığı halde kınama cezası ile cezalandırılması hukuka aykırılık teşkil etmektedir.

4-) T.C. Anayasası'nın 129. maddesinde yer alan uyarma ve kınama cezaları dışında disiplin kararlarının yargı denetimi dışında bırakılamayacağına ilişkin düzenleme 5982 sayılı Kanun ile disiplin kararlarının yargı denetimi dışında bırakılamayacağı olarak değiştirilmiş; 25.02.2011 tarih ve 27857 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6111 sayılı Kanun ile 657 sayılı Kanun'un 135. maddesi “Disiplin amirleri tarafından verilen uyarma, kınama ve aylıktan kesme cezalarına karşı disiplin kuruluna, kademe ilerlemesinin durdurulması cezasına karşı yüksek disiplin kuruluna itiraz edilebilir. İtirazda süre, kararın ilgiliye tebliği tarihinden itibaren yedi gündür. Süresi içinde itiraz edilmeyen disiplin cezaları kesinleşir. İtiraz mercileri, itiraz dilekçesi ile karar ve eklerinin kendilerine intikalinden itibaren otuz gün içinde kararlarını vermek zorundadır. İtirazın kabulü hâlinde, disiplin amirleri kararı gözden geçirerek verilen cezayı hafifletebilir veya tamamen kaldırabilirler. Disiplin cezalarına karşı idari yargı yoluna başvurulabilir.” şeklinde değiştirilmiş, aynı kanun ile de uyarma ve kınama cezalarına karşı 7 gün içinde itiraz edilebileceğini, itiraz edilmeyen veya itiraz üzerine verilen kararların kesin olduğunu ve bu kararlar aleyhine yargı yoluna başvurulamayacağını düzenleyen 657 sayılı Kanunun 136. maddesi yürürlükten kaldırılmıştır.

5-) Yukarıda yer verilen Anayasa ve yasa değişiklikleri uyarınca uyarma ve kınama cezalarına karşı yargı yolu açılmış olup müvekkilimiz hakkında oluşan hukuka aykırı bu durumun giderilmesi için mahkemeniz başkanlığında dava açılması zorunluluğu hasıl olmuştur.

HUKUKİ NEDENLER : 2709 S. K. m. 129, 657 S. K. m. 125, 135 ve ilgili sair mevzuat

HUKUKİ DELİLLER : …/ …/ … Tarihli kınama cezası verilmesi işlemi, …/ …/ … Tarihli … Evrak Kayıt Numaralı İtiraz Dilekçesi, Davalı İdarenin …/ …/ … Cevap Yazısı ve sair deliller

SONUÇ VE İSTEM : Yukarıda açıkladığımız sebeplerle, müvekkilimiz hakkında tesis edilen …/ …/ … tarihli kınama cezası ile cezalandırılmaya işleminin iptaline, bu ceza nedeniyle kesilen ek ödeme ve ikramiye tutarlarının yasal faiziyle birlikte tazminine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine, karar verilmesini, müvekkilimiz adına vekaleten arz ve talep ederiz. …/ …/ …

Davacı Vekili

Av.

Kınama cezasının iptali istemi

Adana boşanma avukatı

Adana ceza avukatı

https://avukat-mustafa-akcal-hukuk-burosu.business.site/

11 Ekim 2018 Perşembe

İdari yargının görev alanına giren ve fakat özel kanun hükmü ile adli yargının görevine sokulan davalar

Aslında idari yargının görev alanına giren ve fakat özel kanun hükmü ile adli yargının görevine sokulan davalara örnek olarak şunları verebiliriz:

o Kamulaştırma bedeline itiraz davaları (Kamulaştırma kararının iptali için açılan davalar, idari yargının faaliyet alanına girer.)

o İmar Kanunu’na göre açılan bedelin indirilmesi davası

o Sular Kanunu

o Sosyal Sigortalar Kanunu

o Milli Müdafaa Mükellefiyeti Kanunu

o Orman sınırlamasına itiraz davaları

o Olağanüstü Hal Kanunu

o İcra ve İflas dairesi görevlilerinin hukuki sorumluluğu sebebiyle açılan tazminat davaları

o Tapu sicilinin tutulmasından doğan zarardan dolayı Devlete karşı açılan tazminat davaları

o Hâkimlerin hukuki sorumluluğu sebebiyle Devlet aleyhine açılan tazminat davaları

o Bilirkişilerin hukuki sorumluluğu sebebiyle Devlet aleyhine açılan tazminat davaları

Adana boşanma avukatı
Adana boşanma avukatı
Adana boşanma avukatı
Adana ceza avukatı
Adana ceza avukatı
Adana ceza avukatı
https://avukat-mustafa-akcal-hukuk-burosu.business.site/