Boşanma davası Aile Mahkemesinde açılır görevli mahkeme Aile Mahkemesidir. Yetkili mahkeme ise ya eşlerden birinin bulunduğu yer mahkemesi veya eşlerin son 6 ay bir arada bulundukları yer mahkemesi yetkilidir.
Boşanma konusunda hakim sözlü ve yazılı yargılama usulünü uygulayabilir ve
boşanma kararı için boşanma kararı kesinleşmedikçe hüküm ve sonuç doğurmaz.
Hakim boşanma davasında talep edilmese dahi ayrılığa karar verebilir ancak
ayrılık talep edilmişse boşanmaya karar veremez.
Boşanma sebepleri;
a) Genel boşanma sebepleri;
• Evlilik birliğinin temelinden sarsılması(bu hakimin takdirine
bırakılmıştır çünkü bir aile için evlilik birliğini temelinden sarsan sebep bir
başka aile için evlilik birliğini temelinden sarsmaz diye. Eski adı şiddetli
geçimsizlikti.)
• Evlilik birliğinin yeniden kurulamaması (eşlerden birinin açtığı boşanma
davasının kabul edilebilmesi için bu eşin boşanmada daha çok kusurlu olmaması
lazım, daha çok kusurlu olan eş boşanma davası açılmışsa bu dava reddedilir ve
aynı sebebe dayalı olarak bu iş 3 yıl boyunca boşanma davası açamaz, bu üç
yıllık süre içinde eşler tekrar bir araya gelememişlerse eş sırf bu sebebe
dayalı olarak boşanma davası açar.
• Anlaşmalı boşanma (anlaşmalı boşanma durumunda evlilik birliğinin
temelinden sarsıldığı kabul edilir. Anlaşmalı boşanmanın geçerli olabilmesi
için evliliğin en az 1 yıl sürmüş olması lazım, eşlerin evlenmenin bütün
koşullarında, bütün sonuçlarında velayet gibi, tazminat gibi, nafaka gibi, mal
rejimi gibi, malların paylaşılması gibi her türlü konuda anlaşmış olmaları ve
eşlerin son duruşmada bir arada bulunmaları şarttır.)
b) Özel boşanma
sebepleri;
• Zina (zina her ne kadar suç
olmasa da bir boşanma sebebidir. Eşlerden birinin zina sebebiyle boşanma davası
açabilmesi için bir takım şartlara ihtiyaç vardır. Diğer eşin evlilik birliği
dışında başka karşı cinsle cinsel ilişkiye girmesi. Eğer kendi cinsiyle
ilişkiye girmişse burada haysiyetsiz hayat sürme sebebiyle boşanma davası söz
konusu olacaktır. Bir diğer şart ise eşin zinayı affetmemiş olması, örneğin; eş
zinayı duyunca babasının evine gitti ama geri dönmüşse bu zımni af sayılır, af
açık bir şekilde de olabilir. Bir de boşanma davasının zinayı yı öğrendiği
tarihten 6 ay ve her halükarda zinanın yapıldığı tarihten itibaren 5 yıl İçinde
açılması lazım, zinanın affedilmesi sadece o olaya ilişkindir bundan sonra
sürekli izin belgesi değildir.)
• Suç işleme ve haysiyetsiz hayat
sürme (suçtan kasıt kasti olmak şartıyla 1 yıl ve daha uzun süreli hapis
cezası gerektiren suçtur, haysiyetsiz hayat sürüyorsa taraflardan biri mesela
kadın konsomatrislik yapıyorsa, adam beyaz kadın tüccarlığı yapıyorsa vs
haysiyetsiz hayat sürme kabul edilir.)
• Cana kast etme ve kötü davranışlar
• Terk (eşlerden birinin terk sebebiyle boşanma davası açabilmesi için diğer
eşim evi terkte haklı sebebinin olmaması lazım eğer haklı sebep varsa bu
sebeple terk davası açamaz hatta terk sebebiyle boşanma davası açma hakkı evi
haklı yere terk eden eşte olur. Örneğin kadın her gün dayak yiyorsa evi terk
etmesi halinde koca terk sebebiyle boşanma davası açamaz hatta evi koca terk etmiş
sayılır. Terk edilen eş terk olayının üzerinden 4 ay geçmesinden sonra noterden
veya mahkemeden terk ihtarnamesi çekip eve dön çağrısı yapılır eskiden bu ihtar
mahkemeden yapılırken şimdi ise noterden de yapılabilir.
Terk ihtarnamesinin çerisinde bir eve dönüş çağrısı olacak, anahtarın
nerede olacağı belirtilecek, dönüş masrafları karşı tarafa mutlaka tevdi
edilmek zorunda olacaktır. Bu ihtarname çekildikten sonra 2 ay daha beklenir 2
ay içinde de eş eve dönmezse sırf bu sebebe dayalı olarak terk sebebiyle
boşanma davası açılabilir. Sonuç itibarıyla terk süresinin 6 ay devam etmesi
gerekir.)
• Akıl hastalığı (burada akıl
hastalığının mutlaka evlilik birliğinden sonra meydana gelmesi lazım ve akıl
hastalığı sebebiyle şifa bulunamayacağının da mutlaka doktor raporuyla
kanıtlanması gerekir.)
Boşanmanın Sonuçları;
• Malların paylaşılması
(edinilmiş mal rejimine tabii ise evlilik birliği içinde edinilmiş malların
sahibi diğerine bedeli öder.)
• Velayet (çocukların
velayetinin kime verileceği öder.)
• Tazminat (burada tazminat
maddi ve manevi olmak üzere iki kısımda ele alınır. Tazminat için tazminat
isteyecek eşin boşanmada en azından daha az kusurlu olması lazım yani ya daha
az kusurlu ya da hiç kusurlu olmaması lazım yani eşit kusurda da tazminat
istenemez.)
• Nafaka (üç tür nafakadan
bahsedilir. Bunlardan birisi tedbir nafakasıdır.
Tedbir nafakası boşanma davasının açılmasıyla
kesinleşmesi arasında çocukları yanlarında bulunduran veya fakirleşen eşe
verilen nafakadır. Öyleyse bu nafakanın verilmesi için kusur aranmıyor çünkü
henüz dava bitmemiş ne olduğu bilinmiyor. Eş hem çocukları yanında bulunduruyor
hem de fakirleşmişse hem çocuklar için hem de kendisi için tedbir nafakası
alabilir. Tedbir nafakasının sona erebilmesi için boşanma kararının
kesinleşmesi yeterlidir. İkinci nafaka ise iştirak nafakasıdır.
İştirak nafakası boşanma kararı kesinleştikten sonra
çocukların velayetini elinde bulunduran eşe çocuklar için verilen nafakadır. Bu
nafaka için fakirleşme kıstası aranmaz, kusur kıstası da aranmaz, çocuk zaten
kişinin çocuğu olduğuna göre giderlerine de katılmak zorundadır.
Üçüncü nafaka türü ise boşanma davasının kesinleşmesinden sonra eşe verilen
yoksulluk
nafakasıdır. Bu nafakada ise
eşin hem fakirleşmesi aranır hem de daha çok kusurlu olmama aranır, tazminattan
farklı olarak burada eşit kusur durumunda nafaka istenebilir, bir de yoksulluk
lazım.
Yoksulluk nafakasının sona erme sebepleri ise;
• Eşlerden birinin ölmesi
• Nafaka alan tarafın zenginleşmesi
• Nafaka alan tarafın yeniden evlenmesi
bu nafakayı büsbütün ortadan kaldırır.
Not; Burada ki nafaka ile kişiler hukukunda ki bakım nafakası birbirinden
farklıdır, bu nafaka eşe verilen nafakadır.